“Gerçek sanat eseri, ilahi mükemmelliğin gölgesinden başka bir şey değildir.”
1508 yılında Papa II. Julius’un Michalengelo’yu Floransa’dan çağırtarak Vatikan’da bulunan Sistina Şapeli’nin tavanını süslemesini ister. İlk olarak gönülsüz davranan Michalengelo teklifi kabul eder ve 1512 yılında tavan resmini tamamlar. Michalengelo, kubbe tonozlarına On İki Havari’yi resmetmeyi düşünürken daha zengin bir konu olduğunu düşündüğü Tekvin’de bahsi geçen dokuz önemli sahneyi resmetmeye karar verir. Tavanın merkezinde dört büyük, beş adet de küçük olmak üzere dokuz ana sahne yer almaktadır. İlk Günah ve Cennetten Kovuluş bunlardan ikincisidir ve 1510 yılında tamamlanmıştır.
Eser Adem ile Havva’nın ilk günahı işleyerek cennetten kovulmalarını sahnelemektedir. Michalengelo’nun bu eser için Eski Ahit’i defalarca okuduğu bilinir fakat eserde geleneksel hikayedense ünlü Rönesans sanatçısı kendi özgün üslubuyla konuyu ortaya koymaya çalışır. İlk bakışta bu sahnenin sağ ve sol olmak üzere ikiye ayrıldığını görüyor olsak da anlatılmak istenenin kesintisiz bir eşzamanlıkla tek bir sahne içinde verildiğini görüyoruz. Sahnenin ortasında bir ağaç ve bu ağacın üzerinde başı ve gövdesi kadın tasvirinde olan yılanı yani İblis’i görüyoruz. Michelangelo’nun şeytanı kadın şeklinde tasvir etmesini pek çok şekilde yorumlayabiliriz. İlk olarak bu kadının Adem’in ilk karısı olarak bahsedilen Lilith’i simgelediğini söyleyebiliriz.
Aynı zamanda kadının cazibesini kullanarak erkeği etkileyebileceği düşünüldüğü için kadın olarak tasvir edildiğini diğer taraftan bu şeytan tasvirinde olan kadının İyiliği ve Kötülüğü Bilme Ağacı (Bilgi Ağacı)’nın üzerinde resmedilmiş olması da kadının bilge olduğunu, iyiliği ve kötülüğü yaratılıştan bilmesini gösterdiğini düşünebiliriz. Günümüze bakacak olursak da bu görüşün hala devam ettiğini yapılan ilk robotun kadın olmasıyla ve bu robotun adının bilgelik anlamına gelen Sophia konmasından da görebiliriz. Bilgi Ağacı’nın solunda Adem ile Havva’yı görüyoruz. Havva kayanın üzerine oturmuş ve arkasına dönerek İblis’in uzattığı elmayı almakta, Adem ise sol eliyle elma ağacının dalını kendisine çeker gibi tutmuş ve diğer eliyle de elma almaya çalışmaktadır. Bu sahne eserdekinin aksine, Yaratılış Kitabı’nda Adem’in elmayı Havva’dan aldığı şeklinde yazar.
Eserin sağ kısmına bakacak olursak da burada Adem ile Havva’nın cennetten kovuluş anının sarı savanlar içinde betimlendiğini görüyoruz. Adem ile Havva yaptıkları suçun sonucu olarak ölümlü olurlar ve cennetten kovulurlar. Ağacın sağ üst tarafında turuncu giysili elinde kılıç tutan Tanrı’nın bir meleğini görmekteyiz. Bu melek elindeki kılıcı Adem ile Havva’ya doğrultmuş ve onları kovmaktadır. Ne kadar korkmuş bir vaziyette olduklarına bakın öyle ki sahnenin sol tarafında genç, sağlıklı ve güzel görünen bu insanlar sahnenin sağ tarafında kovulurken adeta yaşlanmışlardır. Cennette çıplaklıklarından rahatsız olmayan Adem ile Havva burada çıplak olduklarının farkına varıp utanç duyarlar. Yaratılış Kitabı’nda incir ağacının yapraklarıyla kendilerini gizlemeye çalıştıkları yazarken Michelangelo eserinde böyle bir ayrıntıya yer vermemiştir, herhangi bir örtme girişiminde bulunmazlar.
Kaynakça
• Mitoloji ve İkonografi,Bedrettin Cömert, De Ki Yayınları
• Uygarlığın Ayak İzleri, Celil Sadık, Epsilon Yayınları
• Michelangelo, Eugene Müntz, YKY
• Sanatın Öyküsü, E.H. Gombrich, Remzi Kitabevi